31 Ağustos 2010 Salı

Liseli gözüyle İstanbul sokakları

İSTANBULLU LİSELİ GENÇLER KENDİ SOKAKLARINI YAZDI VE ÇEKTİ



Liseli nedir? Nasıl olunur? Bir kere, “liseli” olmak zor zanaattır. Ruhu rengârenk, kanı fıkır fıkır olan genci alırlar “isteklerin, heveslerin nedir?” diye sormadan, önüne önceden hazırlanmış, upuzun bir uyulacaklar listesi koyarlar. Ne de olsa girilecek, her yıl şekli şemali değişen, sayısız sınav vardır… İşte biz, toplumun kendisine dikte ettiği bu sıkıcı role uyup, puan hesaplamaları ve test kitaplarından başını kaldıramadığı için etraftaki türlü nimetten bihaber kalan genç topluluğa “liseli” diyoruz. Nihayet birileri liseli gençliğin içinde bulunduğu bu bunalımlı durumu fark edip sormuş: “Tüm bu hengâme içinde, her gün üzerinde yürüdüğünüz sokağınızı fark ediyor musunuz?”


“Orası mahalle değil, site!”

Fikrin mimarı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Serhan Ada. Ada’nın, liseli öğrencilerin İstanbul sokaklarıyla ilgili düşüncelerini merak ederek başladığı proje evvela İstanbul 2010 Kültür Başkenti Projesi kapsamındaki “Liseliler 2010’a Katılıyor”un kardeş projesiymiş ancak fon alınamayınca bağımsız devam etmiş, sponsorluğunuysa yine Bilgi Üniversitesi üstlenmiş.

Üç yıl boyunca Nişantaşı’ndan Fatih’e İstanbul’un farklı semtlerinden, farklı liselerinden 106 gençle birlikte yürütülen çalışmanın sonucunda ortaya çıkan, “Liselilerin İstanbul Sokakları” nihayet yayımlandı. Lise öğrencilerinin kendi sokaklarını, mahallelerini anlattıkları fotoğraf ve yazılardan oluşan kitap bu hâliyle Serhan Ada’nın da dediği gibi ileriki yıllarda da “İstanbul sokaklarının kesitini çıkaran, gençlerin hayatlarını ve hayallerini yansıtan” önemli bir belge değeri kazanacak. Proje koordinatörü Şiyar Kubilay da bu çalışma sırasında gençlerin yoğun sınav stresi ve bilgisayar bağımlılığı gibi nedenlerle çevrelerinin farkına varamadıklarını anladıklarını söylüyor: “Liseliler yaşadıkları yerlerle barışık değiller. Bir kere sokak meselesi üzerine düşünmedikleri ortaya çıktı bu çalışmayla. Güvenlikli sitede yaşayan biri, evinden çıktığında sokağa çıktığını zannediyor. Oysa orası sokak ya da mahalle değil, site!” Kubilay’ın enteresan bir tespiti daha var: “Gençler artık sokakta oynayamıyor. Bilgisayar oyunları ve kreşler var artık. Bu çalışmaya katılıp dizinde yara bere olan az sayıda genç, varoş dediğimiz yerlerde yaşayanlar. Sokakta oynamak sadece oralarda kalmış yani.”

Tasarımını işin duayeni olan Bülent Erkmen’in yaptığı kitabın henüz satışı yok. Şimdilik yalnızca İstanbul’daki liselere ve kütüphanelere dağıtılacak. Önümüzdeki günlerde ise, yazıların bir blog sayfasında toplanması ve projenin Türkiye’nin farklı şehirlerini de kapsayarak devam ettirilmesi mümkün.


KİTAPTAN…


Aylin Akbayram / Beyoğlu Anadolu Ticaret Meslek Lisesi KILBURNU SOKAĞI, Taksim/Beyoğlu


"Bu haksızlık ikimize de"
"Ben annemin oynadığı gibi sokağıma çıkıp oyun oynayabilmeliyim gönlümce. Sokağım eski günlerdeki gibi güzel komşuluklar görmeli. Özlemiştir eminim. Bu haksızlık ikimize de."


Büşra Akman / Gültepe Lisesi GÜNEŞLİ SOKAĞI, Gültepe/Kağıthane


"Varılmayan yerlerde şatolarımız vardı"
"Güneş bu sokakta hep doğar. Sokak kedilerinden tut, binalarına kadar her şey sana “Günaydın” der. Güneş batarken ise her yeri karartır. Yarasalar uçmaya başlar, sokaklara lambalar asılır, çocuklar eve gider, her şey sessizliğe gömülür. Ama burada sessiz kalmayan tek şey sevgidir. Bu özel, değerli varlığımızı kimsenin almasına izin vermez, her gün tıpkı bir çocuk gibi tekrar tekrar besleriz onu."


Eylem Taşdöğen / Açıköğretim Lisesi 1343 SOKAK, Sultangazi/Gaziosmanpaşa


"Doğan her çocuğa Umut denir burada"
"Akşam saatlerinde hareketlenir 1343 Sokak. Kimi işinden, kimi okuldan geldiğinde, gecekondu bahçelerinde içilen çaylarla, sabahlara kadar süren sohbetlerle atar yorgunluğunu. Çarpık da kentleşsek ve hatta kentleşemesek de, evet bu sokakta oturmak hepimiz için şanstır."


Gülin Sarpel / Özel Saint Benoit Fransız Lisesi ŞAİR NEDİM CADDESİ, Vişnezade/Beşiktaş


"Geçmişte bu evlerde yaşayan kişileri çok merak ediyorum"
Mart 2008’de restorasyon tamamlanarak bu proje hayata geçirildi ve sokağımız hareketlendi. Şair Nedim Sokağı sanki iki farklı bölüme ayrıldı. Bir bölümünde İstanbul’un en sosyetik mağazaları, diğer bölümünde ise sokağın gerçek sahipleri. Ben bu sokakta ve bu tarihi dokuda yaşamaktan çok keyif alıyorum. Geçmişte bu sokakta ve bu evlerde yaşayan, her birinin ayrı hikâyesi olan kişileri çok merak ediyorum…


Lerzan Kuzgun / Özel Saint Joseph Fransız Lisesi CİHANGİR CADDESİ, Cihangir/Beyoğlu


"Sokaklar hep tehlikeli, arabalar hep gürültülüydü benim için"
"Birden yazdıklarıma bakınca yaşlanmış gibi hissettim kendimi, oysa gencim daha yalnızca birazcık büyüdüm. Sokaktaki ilk adımlarımı Cihangir Caddesi’nde attım ben, ilk karı Cihangir’e bakarak izledim pencereden, ilk kez topuklu ayakkabılarımla bu caddede tökezledim yürürken, ilk defa Cihangir’de âşık olmadım ama ben Cihangir’de büyüdüm."


Tuğba Yıldız / Beyoğlu Ticaret Meslek Lisesi SAKA SOKAĞI, Mecidiyeköy/Şişli

"Huzur hâkimdir, az da olsa saygı vardır"
"Birbirine bitişik evler, karşılarında apartmanların kapattığı… Kıvrımlı bir sokak, çocuklar için bisikletle rahat gezilemeyecek kadar... Sokağın sonunda sadece yayaların geçebileceği bir yol, bu yüzden arabanın geçemediği… Geçse de geri döndüğü. Bizimkilerin “heeh yine düştü bizim sokağa” dedikleri…"


Yusuf İslam Öksüz / İstanbul İmam Hatip Lisesi YILDIRIM SOKAĞI, Balat/Fatih


"Beni bana anlatır İstanbul sokakları"
"Sokağımızda; 15’inci yüzyıldan itibaren Rumlar ve Yahudi cemaatine mensup insanlar hayatlarını sürdürmüşlerdir. Bunu evlerin görünüşünden de anlayabiliyoruz. Evlerin özelliklerine bakıldığında; genellikle binalar, üç katlı, dar cepheli, ikinci katlarında cumba gibi çıkmaları bulunan evlerdir. Sokağımızda farklı kültür, din, dil ve ırklardan komşularımız olmuştur. Ama bu farklılıklar hiçbir zaman bizleri birbirimizden ayırmamıştır. Aksine anne ve çocuğunun birbirine olan bağlılığı gibi bizler de birbirimize o derece bağlıyız. Kardeşçe yaşıyor, sevgiyi, saygıyı birbirimize karşı olan muhabbetimizi daima güçlü tutmaya çalışıyoruz."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder