8 Şubat 2010 Pazartesi

Gündemle Kafa Bulan Site: bobiler.org


Ülkemizin gündemi her gün bambaşka konulara kucak açıyor malumunuz. Ermeni meselesi, Kürt açılımı, Ergenekon Davası derken, bir an hayatı durduracak kadar önemli sayılan bir konu daha kapanmadan başka mevzunun sayfaları önümüze seriliveriyor. Hâl böyle olunca, hangi birini takip edeceğimizi şaşırdığımız türlü mecradan farklı isimler kendilerince köşe yazısıydı, karikatürdü değişik şekillerde olup biteni eleştirip seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Çıfıt çarşısına dönen medya aleminde bir süredir alternatif duruşuyla dikkat çeken bir internet sitesi var: “bobiler.org”. Alamet-i farikaları, gündemle tabir caizse kafa bulmak. Bir fotoğrafı alıyorlar, başka bir fotoğrafla montajlıyorlar. İlgilerini çeken popüler konularla dalga geçip, hiç çekinmeden saçmalıyorlar. Her ne kadar “öyle kafamızı taktığımız bir konu yok. Zaten bizde takma olmaz, olaylara sevgiyle yaklaşma olur” deseler de “Sanatsal Tayyip Montelemece” yaftasını yapıştırdıkları Tayyip Erdoğan montajları en popüler mevzuları. Site bu hâliyle, gündemle dalga geçmeyi seven, eleştirirken eğlenmeyi şiar edinen gençlik kültürünün de başarılı bir uzantısı gibi görünüyor.

“Dinle ilgili montaj yapan zaten cehennemde yanacak”

Birileri antibobiler.org adlı bir protesto blogundan, “iyice azıttılar, dinle alay edici montajlar yapmaları bardağı taşıran son damla oldu” diyerek bobiler’e savaş açmıştı. Genel olarak nasıl tepkiler aldıklarını sorduğumuzda Tüzün, “Başımıza işler geldi elbette. Polis evi basıp bilgisayarları falan alıp gitti bir keresinde” dedi. Bu yüzden bir de avukat tutmuşlar site için. Tüzün diyor ki, “Her konuda olduğu gibi, eğer hakaret içeriyorsa zaten siliyoruz. Avukatımız da bakıyor hepsine. Hakaret içermeyenler yayında kalıyor. Dinle ilgili hiçbir şey yapılmasın isteyenler var. Din konusuna değinmiş her işi kendilerine hakaret olarak algılıyorlar. Şüphesiz sitedeki işlerin hakaret gibi bir niyeti yok. Zaten o görseli yapan, eğer yanlış bir şey yapmışsa cehennemde yanacak. Bizim buna mani olmaya çalışmamız ne kadar doğru? Herkes kendi yaptığından sorumlu. İfade özgürlüğü sorunu sebebiyle yayınlanamıyorsa bundan herkes sorumlu. Ayrıca İsviçre minare yasağı konusunda sitede yayınlanan dini işlere şu ana kadar eleştiri geldiğini görmedim. O konuda da eleştiriler ve protesto siteleri hazırlanmasını bekliyoruz.”

Pıt pıt pıt TBMM’ye…

Site yakın geçmişte internette sansürü protesto etmek için ortaya yine enteresan bir fikir atmıştı: 1 milyar kişi olunacak sonra pıt pıt pıt TBMM'ye yürünecek… “Sansüre karşı bir şeyler yapmamız gerekiyor. Geleneksel medya da ucu kendilerine dokunmadığı için kılını kıpırdatmıyor” diyerek kolları sıvamışlar. Önce miting yapmayı düşünmüşler ama serde üşengeçlik olduğunu hatırlayınca, mitingi yine internet ortamında, Google Maps’te yapmaya karar vermişler. Her isteyen “taksim.bobiler.org” adresindeki herkese açık meydana kendini yerleştirebiliyor veya bir başkasının yerini değiştirebiliyor. Tüzün, “Sabah bir kalkıyorum birisi gece uyumamış 10 bin kişiyi Kalküta’ya taşımış. Kimisi bir kızı almış köyüne götürmüş. Otur, taşı onları geri Taksim’e. Eğlenceli bir şey” derken ilginç bir saptamada da bulunuyor: “Bir video için youtube'u kapatmak, bir kitap için kütüphaneyi yakmaya benziyor benzetmesine de karşıyım ben. Artık kitap da kütüphane de dijital; bu nasıl metafor?”